Alzheimer ve Demans: Sessizce Gelen Bir Zihinsel Erozyon
Her 3 saniyede 1 kişiye Demans tanısı konuyor. Toplumda sadece “yaşlılık belirtisi” olarak algılanan bu tablo, aslında çok daha ciddi bir nörolojik süreç. Uzman Klinik Psikolog Ecem Özcan Tatlıdil, Demans ve Alzheimer hastalığına dair en sık sorulan soruları yanıtladı.

Demans nedir?
Demans; hafıza, dikkat, dil, karar verme ve günlük yaşam becerileri gibi zihinsel işlevlerde bozulmayla seyreden ilerleyici bir beyin sendromudur. Tek bir hastalık olmaktan ziyade, birçok hastalığın yol açtığı bir klinik tablodur. Bu klinik tablonun ortaya çıkmasının en sık nedeni olarak Alzheimer hastalığını görmekteyiz.
Alzheimer hastalığı ile Demans aynı şey midir?
Alzheimer ile Demans aynı şey değildir. Demans genel bir çatı tanımdır. Alzheimer ise bu çatı altında karşılaşılan en yaygın hastalıktır. Yani her Alzheimer hastasının Demanslı olduğunu söyleyebilecekken, her demans hastasında Alzheimer hastalığı olduğunu söylemek mümkün değildir. Demans tablosunda en sık görülen hastalık Alzheimer hastalığıdır. Tüm Demans vakalarının yaklaşık %60-70’ini Alzheimer oluşturur.
Yaşlanmakla Demans aynı şey midir?
Aynı şey olarak nitelendiremeyiz. Yaşlanmayla birlikte kişilerde hafif unutkanlık ve dikkat eksikliği yaşanabilir. Bu sürece “Senilite” denir. Ancak bu değişiklikleri Demans olarak nitelendirmek söz konusu değildir. Demans tablosunda unutkanlık ile birlikte yön bulma güçlüğü, davranış bozuklukları ve karar vermede zorlanma gibi daha ağır belirtiler görülmektedir.
Alzheimer hastalığında kişinin beyninde ne olur?
Alzheimer hastalığı, beynin yapıtaşı olan nöronları harap eder. En çok etkilenen bölge, belleğin merkezi olan hippokampustur. Bu yüzden hastalık genellikle unutkanlıkla başlar. Zamanla nöron kaybı yayılır, beyin kütlesi azalır (Atrofi), düşünme ve davranış becerileri bozulur.
Alzheimer hastalığının evreleri nelerdir?
Birinci evreyi “Ilımlı Bilişsel Bozukluk (MCI)” olarak söyleyebiliriz. Bu evrede kişide belirtiler başlar ama günlük yaşam bu evrede etkilenmemektedir. İkinci evre “Erken Evre” olarak ifade edilmektedir. Bu evrede kişide unutkanlık belirgindir, sosyal işlevler zorlaşır. Üçüncü evre ise “Orta Evre” olarak isimlendirilir. Bu evrede kişinin günlük işlerinde bağımlılık başlar Son evre olan dördüncü evreye “İleri Evre” denilmektedir. Bu evrede kişinin kişisel bakımı bile yapılamaz hâle gelir.
Alzheimer ve Demans kimlerde görülür?
65 yaş üzeri bireylerde daha sık görülmektedir. Kadınlar, erkeklere göre daha yüksek risk altındadır. Eğitim düzeyi düşük olan bireylerde daha yaygındır. Kafa travmaları, yüksek kolesterol, Tip-2 diyabet ve sürekli yüksek seyreden hiperglisemi de risk faktörüdür.
Düzensiz ve sağlıksız beslenme beyin hücrelerinin enerji dengesini de korunma mekanizmalarını zayıflatarak demans lehine risk teşkil etmektedir bunun yanı sıra sürekli araştırmalarda uykusuzluk ve uyku düzensizliklerinin de özellikle yaşlılarda bilişsel gerilemeye zemin hazırlayabildiğini göstermektedir.
Erken ve geç başlangıçlı Alzheimer farkı nedir?
Erken başlangıçlı Alzheimer 65 yaşından önce başlar. Daha hızlı ilerler ama nadirdir. Geç başlangıçlıda ise 65 yaşından sonra başlar. Daha yaygındır, genelde yavaş seyreder.
Demans tanısı nasıl konulur?
Tanı tek bir testle koyulmaz multidisipliner değerlendirme yapılarak ayrıca tanı süreci aşağıdaki adımlarla derinleştirilmektedir.
• Hasta ve hasta yakınıyla görüşme
• Zihinsel testler (ör. Mini Mental Test)
• Beyin görüntülemesi (MR/BT)
• Nöropsikolojik değerlendirme
• Kan testleri ve B12, tiroid gibi nedenlerin dışlanması gerekmektedir.
Aynı zamanda, ileri nöropsikolojik test bataryaları sayesinde Demansa işaret eden performans kayıpları daha objektif biçimde değerlendirilebilir. Bu testler dikkat, bellek ve yürütücü işlevler gibi zihinsel alanlardaki bozulmaları detaylı biçimde ortaya koyar. Psikoloji servislerinde yapılan bu tür nöropsikolojik değerlendirmeler, özellikle erken evrelerde tanı sürecine önemli katkı sağlamaktadır.
Demans tanısı koyabilmek için genellikle üç temel koşul aranmaktadır.
Demans tanısı koyabilmek adına aranan üç koşulu saymak gerekirse: bireyin zihinsel performansında belirgin bir bozulma olması, bu bozulmanın birden fazla bilişsel alana yayılması ve son olarak günlük yaşam işlevlerinin bu durumdan olumsuz etkilenmesi olarak sayılabilmektedir.
Demans hangi belirtilerle karşımıza çıkar?
· Kognitif Belirtiler: Unutkanlık (Yakın ve Uzak Geçmiş), Kelime Bulma Güçlüğü, Dikkat Dağınıklığı ve Yön Karıştırma
· Davranışsal Belirtiler: Depresyon, Kaygı, Sinirlilik, İçe Kapanma ve Sanrılar, Halüsinasyonlar
· İşlevsel Belirtiler: Alışveriş ve Para İşlerinde Zorlanma, Yemek Yapma, Temizlik, Hobi Aktivitelerinde Azalma ve Kişisel Bakımı İhmal
Her unutkanlık Demans mıdır?
Böyle bir genelleme yapılması mümkün değildir. Kimi bireylerde yalnızca subjektif unutkanlık olabilir yani testlerde bozukluk görülmez ama kişi unutkanlıktan yakınır. Bu kişiler risk grubunda sayılır. Bir sonraki evre olan hafif Kognitif Bozukluk ise Demansa dönüşebilecek erken uyarı aşamasıdır.
Demansla karışabilen durumlar nelerdir?
Depresyon yaşlı bireylerde bazen demansla karışabilmektedir. Depresyon haricinde Deliryum (Ani Bilinç Bulanıklığı), B12 Eksikliği, Hipotiroidi ve bazı enfeksiyonlar ile bazı ilaçların yan etkileri sayılabilir.
Demansın tedavisi mümkün müdür?
Alzheimer ve diğer Nörodejeneratif Demanslar için kesin bir tedavi yoktur. Ancak bazı ilaçlar kişinin maruz kaldığı belirtileri hafifletir ve demansın ilerlemesini yavaşlatır. Ayrıca psikososyal destek, güvenli ortam oluşturma ve bakım planlaması tedavinin temelini oluşturmaktadır.
Demansı önlemek mümkün müdür?
Demans riskin azaltılabilmesi mümkündür. Bu kapsamda kişinin fiziksel ve zihinsel olarak aktif kalması, sağlıklı beslenmesi, kişinin tansiyon, kolesterol ve diyabeti kontrol altında tutması, sosyal ilişkileri sürdürülmesi ile sigara ve alkol tüketimini azaltılması gibi tedbirler sayılabilir.
Her 3 Saniyede 1 Demans Tanısı: Toplumu neler bekliyor?
Dünya genelinde her 3 saniyede bir kişi Demans tanısı almaktadır. 2050 yılında Demanslı birey sayısının 150 milyonu aşması beklenmektedir. Türkiye’de ise her yıl artan yaşlı nüfusla birlikte Demansın en önemli halk sağlığı sorunlarından biri haline gelmesi öngörülmektedir.
Bu Hastalığa Sahip Bireylerin Yakınları Ne Yapmalı Ne Yapmamalı?
Demans yalnızca bireyin değil, aynı zamanda yakın çevresinin de hayatını dönüştüren bir süreçtir. Bu nedenle hasta yakınlarının bilgiyle ve psikolojik olarak desteklenmesi oldukça önemlidir.
· Tartışmayın, hatırlatmaya çalışın.
· Kısa, net ve basit cümleler kullanın.
· Günlük rutinleri korumak, hastada güvenlik hissi yaratır.
· Evin fiziksel güvenliğini gözden geçirin (kesici/yanıcı eşyaları kaldırın).
· En önemlisi sabırlı olun. Zorlayıcı davranışlar hastalığın bir parçasıdır, kişisel alınmamalıdır. Unutmayın; empati bu süreçte en büyük destek aracıdır.
Demansla Yaşam: Toplumsal Bakış ve Damgalama
Toplumda hâlâ “unutkanlık” basitleştirilerek algılanıyor. Oysa demans, bir hastalıktır. Bu bireyler ‘unutkan’ değil, tedavi ve destek ihtiyacı olan hastalardır. “Kaç kere söyledim, hâlâ hatırlamıyor musun?” demek yerine, bir adım geri çekilip daha yavaş, daha destekleyici bir iletişim kurmak gerekmektedir. Unutkanlıkla alay etmek, sadece bireyi değil, bakım veren ailesini de yalnızlaştırır. Demansın görünür ve konuşulur hale gelmesi hem farkındalık hem de kapsayıcılık açısından büyük önem taşımaktır.
Uzman Klinik Psikolog Ecem Özcan TATLIDİL
Tepkiniz Nedir?






